10 Nisan 2015

HDP’nin barajı geçmesi…

Saray’daki Sultan kaç zamandır anayasayı ayaklarının altına paspas yapmış durumda. Çare, seçim sandığı…

Milletvekili aday listesi ondan geçiyor.
Çıt yok.
Seçim bildirgesi ondan geçiyor.
Çıt yok.
400 milletvekili diyor.
Çıt yok.
Çıtayı aşağıya, 335 milletvekiline çekiyor.
Çıt yok.
Bu konular hala ondan soruluyor.
Çıt yok.
Bu konularda uluorta konuşuyor.
Çıt yok.
Bunların hepsi anayasa ihlali.
Ama çıt yok.
Anayasayı ‘bekleme odası’na aldığını söylüyor.
Yine çıt yok.
Anımsıyorum.
Yıllar önceydi.
Rahmetli Turgut Özal, “Anayasayı bir kerecik ihlal etsek n’olacak?” demişti.
Kıyamet kopmuştu.
Yıldırımlar yağdırmıştık.
Şimdi bir kerecik de değil, her Allah’ın günü anayasayı ihlal ediyor.
Ama çıt yok.
Alıştık mı?..
Belki de.
Gerçekten inanılır gibi değil.

Anayasa ihlali onun dışında herkese suç

Özal, “Anayasayı bir kerecik ihlal etsek n’olacak?” demişti, kıyamet kopmuştu; şimdi her Allah’ın günü anayasa ihlal ediliyor

Bu memleketin hukuk çıtası bu kadar düşük mü?
Demokrasileri gerçek demokrasi yapan kamuoyu yok mu?
Anlaşılan yok.
Saray’daki Sultan kaç zamandır anayasayı ayaklarının altına paspas yapmış durumda.
Oralı değiliz.
Tık yok.
Mevcut anayasaya göre, cumhurbaşkanı seçilen kişinin partisiyle bağı kesilir.
Onun AKP ile bağı kesildi mi?
Ne gezer.
Saray’a yerleşti ama AKP ile ilgili her şey ondan sorulmaya devam ediliyor.
Peki, bunun hesabı ondan sorulmayacak mı?
Yanına kâr mı kalacak?
Her Allah’ın günü anayasayı çiğneyen bir cumhurbaşkanı bunun hesabını vermeyecek mi?
Malûm:
Bizde bir cumhurbaşkanı ancak vatana ihanet söz konusu olduğunda yargılanabiliyor.
Demek bu memlekette anayasayı ihlal, başkaları için suç, ama  cumhurbaşkanı için suç değil.
Öyle mi?
Ne yazık ki böyle.
Böyle olduğu için de, kürsüye çıkıp büyük bir pişkinlikle, “Anayasayı bekleme odasına aldım” diyebiliyor.
Ve bunun hesabı sorulamıyor.
Ne biçim memleket burası?..

Çare belli

Biliyoruz, yargı çoktan beri bağımsız değil.
Kuvvetler ayrılığı kaç zamandır sizlere ömür.
Saray’daki Sultan yalnız yargıya değil, yalnız yürütmeye, hükümete değil, yalnız AKP’ye değil her şeye karışıyor.
Futbolda bile son söz hakkı onda.
Nitekim, o korkunç Fenerbahçe saldırısının ertesinde, liglere bir haftalık erteleme de ondan çıkmış…
Ve o klasik soru:
Ne yapmalı?..
Çare, seçim sandığı…
Çare, 7 Haziran
Sözü uzatmak yersiz:
Çare, HDP’nin de barajı geçmesidir 7 Haziran’da.

Seçim analizlerinde HDP eşiği

Bekir AğırdırBekir Ağırdır’ın T24’teki yazısının başlığı şöyle:
“Listeler aritmetiği değiştirecek nitelikte değil; sonucu MHP ve HDP belirleyecek.”
Ağırdır’ın şu satırlarına ben de katılıyorum:
“Seçim sisteminin, seçim aritmetiğinin teknik sonucu olarak bu MHP ile HDP’deki her bir puanlık oy artışının milletvekili sayısı karşılığı bir puandan fazla olacak. Siyasi bakımdan da HDP’nin barajı geçme iddiası ve geçmesi anlamlı sonuçlar üretecek.”
Bu açıdan Seyfettin Gürsel’in Zaman’daki değerlendirmesi de ilginç. Aşağıda, şu satırlarının altını çiziyorum.

Saray’daki Sultan “Anayasayı bekleme odasına aldım” diyor, hesabı sorulamıyor; ne biçim memleket burası?

HDP’nin yüzde 10 barajını geçip geçmemesi bu seçimin en kritik değişkeni.
HDP’nin barajı geçip geçmemesine bağlı olarak, AKP’nin oy oranı bundan sonra nasıl yönetileceğimizi belirleyecek.
HDP barajı geçtiği takdirde, AKP’nin referandum çoğunluğunu elde edebilmesi için (330+) en az yüzde 51 oy gerekiyor.
Öte yandan, AKP’nin oy oranı yüzde 42’ye düştüğü takdirde mutlak çoğunluğu kaybetme ihtimali çok yüksek.
HDP barajı geçtiği takdirde, AKP’nin referandum çoğunluğunu kazanma ihtimali son derece düşük.
Çoğunluğu kaybetme ihtimali ise küçümsenemez.
HDP barajı geçemediği takdirde, hemen belirteyim, AKP’nin çoğunluğu kaybetme ihtimali sıfır.
Bunun için AKP’nin oy oranının yüzde 36 civarına düşmesi şart.
Benim tahminime gelince:
HDP’nin barajı geçme ihtimalinin çok yükseldiğini görüyorum.
AKP’nin de yüzde 43-44 civarında oy alacağı kanaatindeyim.
Kısacası:
Başkanlık sisteminin rafa kalkmasını, AKP’nin ise yeniden tek başına iktidar olmasını ihtimal dahilinde görüyorum.

Bu değerlendirmeler de ‘çare’nin ne olduğunu gösteriyor:
HDP’nin barajı geçmesi…

Yazarın Diğer Yazıları

Nimet'e özgürlük!

İnsan Hakları Derneği’nin kurucularından Nimet Tanrıkulu, 29 Ekim 2024 tarihinde, hukuk dışı bir kararla tutuklanıp Ankara Sincan Kapalı Cezaevi'ne kondu

Ankara'nın nihai bir oyun planı, bir "end game"i var mı?..

Yoksa yine malum "devlet ezberleri"yle yola devam çıkmazı mı?..

Demirel'i darbeyle devirecektim!

Demirel 100 yaşında! Pazar günü Ülke Politikaları Vakfı'nın Cevahir Otel'de düzenlediği bir toplantıda "BABA"yı andık. Özlemişim Demirel'i, itiraf edeyim, arada bir gözlerim doldu

"
"